22 Mayıs 2015 Cuma

Okul Öncesinde Aile Katılımının Önemi


Çocuk gelişiminde 0–6 yaş dönemi oldukça önemli bir yer tutmaktadır. Bu dönemde çocuk hızlı bir gelişim süreci içindedir ve ilk eğitimini ailede alır. Anne babanın öğrettikleri ve yakın çevreden alınan bilgiler, çocuğun yaşamını önemli şekilde etkiler. Çocuk için gerekli olan en etkin eğitim anne, baba ve öğretmenin birlikte çalışmalarıyla gerçekleşir. Bu nedenle okul öncesi eğitim programına aile katılımını sağlamak çocukların gelişimi açısından önemle üzerinde durulan bir konu haline gelmiştir.
Aile katılımı; anne babaların çocukların gelişim ve eğitimlerine katkıda bulunmalarını için organize edilmiş etkinlikler bütünüdür. Okulöncesi eğitim programları ne kadar iyi hazırlanmış olursa olsun, aileler tarafından desteklenmediği sürece etkili olmamaktadır.
Okul öncesi eğitime aile katılımının varmak istediği nokta, programda planlanan öğrenme yaşantılarının ailede sürdürülmesi ile eğitimde devamlılığı ve bütünlüğü sağlamaktır. Okulda verilen eğitimin evde, evde verilen eğitimin okulda desteklenmesi, bir devamlılığın söz konusu olması ve bu sayede hem okulda hem de evde çocuğun istendik davranış değişikliklerine güvenli ve kontrollü bir biçimde ulaşması ana amaçtır. Aile katılımının diğer amaçları ise;

  • Anne-babaya eğitim vererek ailenin okul öncesi eğitime destek olmasını sağlayabilmek.
  • Öğretimi daha etkili hale getirmek.
  • Aile içinde ve okul yapısında değişiklikler yapmak.
  • Çocuğun tüm gelişimleriyle ilgili aileleri bilinçlendirmek, desteklemek
  • Çocuğun evdeki öğrenme ortamlarını zenginleştirmek.
  • Problemler ve çözüm önerileri hakkında aileleri bilinçlendirmek ve alternatif disiplin yöntemleri sunmak.
  • Doğru ana-baba tutumları kazandırırken çocukların hatalı davranışlarını nasıl değiştireceklerini öğretmek ve bunların davranışa dönüşmesini sağlamak.
  • Ailelere ev ortamında çocuklara kazandırabilecekleri deneyimler hakkında bilgi vermek.
  • Ailelerin çocuklarını daha iyi tanımalarına yardımcı olmak

Kaliteli bir eğitime ulaşmak için sağlıklı bir öğretmen-veli işbirliğine, sağlıklı bir işbirliği içinse tarafların birbirleriyle açık iletişim kurmalarına ve çocukların hayatımızdaki önemini çok daha iyi kavramalarına ihtiyaç duyulmaktadır.
Okulun da, anne babanın da amacı, çocuklara daha iyi bir eğitim ortamı yaratmak olduğuna göre; okul ve aileler arasında sağlanabilecek işbirliği, okulun, çevrenin imkânlarından da yararlanarak, daha iyi, daha zengin bir eğitim ortamı haline gelmesinde büyük katkı sağlayacaktır.

Deney Zamanı

DENEY 1
Deneyin adı:Yüzen yumurta deneyi
Deneyin amacı:Tuzlu suyun yoğunluğu 
Deneyde kullanılan araç gereçler:Büyük bir cam bardak,su tükenmez kalem,taze yumurta,tuz,tatlı kaşığı. 
Deneyin uygulandığı yaş gurubu:5-6 
Deneyin yapılışı:Su dolu bir kabın içine yumurtayı yavaşça bırakın yumurta dibe çökecektir;çünkü yumurta daha yoğundur.Daha sonra suya on tatlı kaşığı tuz konur ve yumurta tekrar suya bırakılır.Bu sefer yumurtanın yüzdüğünü göreceksiniz.
Deneyin sonucu:Tuzlu suyun yoğunluğu çoktur. 








DENEY 2
Deneyin adı:Mum deneyi 
Deneyin amacı:Havadaki oksijen yanmayı sağlar mı?
Deneyde kullanılan araç gereçler:Mum ,cam bardak 
Deneyin uygulandığı yaş gurubu:5-6 
Deneyin yapılışı:Bir mumu alıp yakarız ve üzerini bardakla kapatırız.Mum bir süre sonra söner.
Deneyin sonucu:Havasız yerde yanma olmaz.Oksijen yanmayı sağlar.

Kedi ve Fare Oyunu


Öğrenciler bir veya iki halka üzerinde sıralanır. Yüzleri içe dönüktür. Bir oyuncu kedi olarak seçilir. Bu dairenin dışında kalır. Diğeri ise fare olarak dairenin ortasındadır. Kedi ; "Ben kediyim" diye seslenir.
Fare : "Ben de fareyim" der.Kedi : "Seni yakalayacağım."Fare : "Yakalayamazsın."Oyun bundan sonra başlar. Kedi diğer oyuncuların engellemelerine rağmen fareyi yakalamak ister. Fare yakalanmamak için kaçar. Dairedeki çocuklar farenin kaçmasını sağlamak için ona yol verirler. Fare yakalanınca oyuna yeniden başlanır.

Okul Öncesi Eğitimin Önemi

Okul öncesi eğitim süresince çocuklar ilköğretime hazırlanırken, paylaşmayı, dayanışmayı, sosyalleşmeyi ve birlikte çalışmayı öğrenirler. Okul öncesi eğitimin amacı çocuklarda öğrenmeye ilgi uyandırmak ve çocuğun varolan yeteneklerini görünür kılmaktır.

Bu dönem, araştırmacılar için çocuğun yüksek öğrenme potansiyeline sahip olduğu bir dönem olarak görülmektedir. Uygun fiziksel ve sosyal çevre koşullarında ve sağlıklı etkileşim ortamında yetişen çocuklar, daha hızlı ve başarılı bir gelişim gösterirler. 

Eğitimin ilk basamağını oluşturan okul öncesi eğitim gömleğin ilk düğmesidir ve bunun doğru iliklenmesi gerekir.

Çocuğun doğduğu günden temel eğitime başladığı güne kadar geçen yılları kapsayan ve çocukların daha sonraki yaşamlarında önemli rol oynayan; bedensel, psikomotor, sosyal-duygusal, zihin ve dil gelişimlerinin büyük ölçüde tamamlandığı, kişiliğin şekillendiği ve çocuğun devamlı olarak değiştiği bir süreçtir. Bu nedenle, çocuğun küçük yaşlarda sağlıklı bir ortamda gelişimini sürdürmesi önem kazanmaktadır.

Sağlıklı ve istenilen davranışlara sahip çocuklar yetiştirmek, onların gelişim özelliklerini ve bu özellikler doğrultusunda gereksinimlerinin neler olduğunu bilmeye bağlıdır. Erken çocukluk dönemindeki gelişmelerle, okul öncesi eğitim artık anne babanın yalnız başına başarabileceği bir konu olmaktan çıkmış durumdadır.

Eğitim, öğrenci-öğretmen-veli üçgeninden oluşan platformdur. Bu birliktelik ne kadar bilinçli ve sağlıklı olursa, çocuklarımızda o oranda sağlam bir kişilik kazanırlar.

Eğitimin sağlam temeller üzerine kurulmasında ve insanların ileri yaşlardaki başarılarında okul öncesi eğitimin rolü bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Ana kucağındaki yoğun ilgiden sonra, anaokulu ortamı çocuk için dünyaya açılan yepyeni bir penceredir. Olumlu yada olumsuz anlamda verilen her şey, onları yetişkinlik yıllarında da doğrudan etkilemektedir.

3 yaşına kadar bir çocuğun beyni bir yetişkinden 2,5 kat fazla çalışır, 6 yaşına kadar bir profesörden 2 kat hızlıdır. Yapılan tüm uluslararası araştırmalar ve uygulanan testler göstermektedir ki 0-6 yaş grubunda, gelişim düzeyinde okul öncesi eğitimi almış çocukların, akademik programlarda eğitim almış olanlara göre 1. sınıf başarı düzeyleri daha yüksektir ve okuma yazmaya daha hızlı geçmektedirler.12 yaşında IQ değerleri 5 puan daha yüksektir, 15 yaşında yetenek sınavlarında % 90 -100 arası başarı sağlarlar. % 65’i liseyi, % 45’i üniversiteyi sorunsuz kazanır ve bitirir. Yetişkin olduklarında dış dünyayla kolay ve sağlıklı iletişim kuran, sosyal insanlar olurlar.

Okul öncesi eğitim kurumları; toplumun temel yapısını oluşturan

* Saygı,sevgi,
* Paylaşma, iş bölümü,
* Sorumluluk
* Sosyal çevre oluşturma açısından çocuğu geleceğe hazırlayan en güvenli ortamdır.

Bilindiği gibi, 3 ile 6 yaş arası çocukta pek çok gelişimsel değişmenin yaşandığı yıllardır. Normal gelişim gösteren bir çocuk, 6 yaş civarında pek çok motor becerileri kazanmış, çeşitli fiziksel becerilerini kullanmaya başlamıştır.

Bilişsel gelişim açısından ise, fiziksel ve sosyal çevresi ile ilgili yoğun bir bilgi birikimi oluşturmaya ve çevresinde gelişen olayları anlamaya başlamıştır.

Buna karşın, okul öncesi yılları çocuğun soyut düşünme yetisinin henüz tam şekillenmediği ve bu nedenle yapılan tüm etkinliklerin somut bir biçimde çocuğun yaparak ve deneyerek öğrenmeyi gerçekleştirdiği yıllardır. düşünüldüğünde, okul öncesi yılları çocuğun arkadaşları ve öğretmeni ile birebir olarak kuracağı iletişime dayalı konuşma ve dinleme becerilerini geliştirici etkinliklerin ağır bastığı yıllar olmalıdır.